Cerrahi destekli hızlı maksiller genişletme (sarme) operasyonunun mandibuler kondile etkilerinin konvansiyonel radyograflarla değerlendirilmesi
No Thumbnail Available
Files
Date
2014
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Sağlık Bilimleri Enstitüsü
Abstract
Cerrahi Destekli Hızlı Maksiller Genişletme Operasyonunun Mandibuler Kondile Etkilerinin Konvansiyonel Radyograflarla Değerlendirilmesi Kalıtımsal, fonksiyonel veya çevresel etkenler sonucu kafa yüz kemiklerinde ortaya çıkan iskeletsel bir anomali; maksillanın büyümesini olumsuz yönde etkileyerek sagittal, vertikal ve transversal yönde malokluzyonlara yol açabilmektedir. Transvers yön anomalilerde sıklıkla iskeletsel ve/ veya dişsel, tek ya da çift taraflı posterior çapraz kapanış görülmektedir ve hastanın büyüme gelişim evresine göre OMG (Ortopedik Maksiller Genişletme) veya CDHMG (Cerrahi Destekli Hızlı Maksiller Genişletme) ile tedavi edilmektedir. Transvers yöndeki iskeletsel anomalilerin değerlendirilmesinde lateral ve postero-anterior sefalometrik, okluzal ve panoramik radyografilerden yararlanılmaktadır. Ayrıca CDHMG'nin etkilerinin değerlendirilmesinde de bu radyograflar kullanılmaktadır. Yapılan herhangi bir ortodontik tedavinin temporomandibuler eklemi etkilemesi kaçınılmaz olmaktadır. Bu retrospektif çalışmanın amacı; cerrahi destekli hızlı maksiller genişletme sonrasında muhtemelen oluşan mandibuler kondildeki değişikliklerin lateral sefalometrik ve panoramik filmler ile değerlendirilmesidir. Araştırma materyalini; maksiller transversal yetmezliğe bağlı tek veya çift taraflı çapraz kapanışa sahip, büyüme ve gelişimini tamamlamış olan erişkin 16 birey oluşturmuştur. Yaşları 15-27 arasında değişen 2'si kadın 14'ü erkek bu bireylerden alınan rutin radyograflar üzerinde ölçümler yapılmış, 36 parametre değerlendirilmiştir.Verilerin istatistiksel olarak değerlendirilmesi ise Bağımlı T-Testi (Eşleştirilmiş İki Örneklem Arasındaki Farkın Önemlilik Testi) ile yapılmıştır. Çalışmanın sonuçlarına gore; maksilla genişlemenin yanı sıra öne, aşağı ve ileri yer değiştirmiştir, mandibula posterior rotasyona uğramıştır ancak temporomandibuler eklemin kemik bileşenlerinde kısa dönemde istatistiksel olarak anlamlı değişiklik gözlenememiştir. Ayrıca çalışmada yer alan hastaların hiçbirinde tedavi sonrası temporomandibuler eklem şikayetleri (ağrı, eklemde ses) oluşmamıştır. Erken dönemde kemik komponentlerde ve hastaların kliniğinde değişiklik olmaması, uygulamanın agresif bir tedavi olmadığına ve hastaya bu anlamda rahatsızlık vermediğine delalet etmektedir.AbstractEvaluation of Surgically Assisted Rapid Maxillary Expansion's Effects on Mandibular Condyle with Conventional Radiographs As a result of hereditary, functional or environmental factors, an anomaly of skeletal facial bones can adversely effect the growth of the maxilla and lead to malocclusion in the sagittal, vertical and transversal directions. Skeletal and/or dental uni or bilateral crossbites are often seen with transversal abnormalities which are treated with OME (Orthopedic Maxillary Expansion) or SARME (Surgically Assisted Rapid Maxillary Expansion) according to the patient's growth phase. In addition to evaluation of transversal skeletal abnormalities, lateral and postero-anterior cephalometric, occlusal and panoramic radiographs are used in the evaluation of post-treatment effects of SARME. It is inevitable for any orthodontic treatment to have an effect on temporomandibular joint. The aim of this retrospective study is to evaluate the possible changes in the mandibular condyle following SARME with cephalometric and panoramic radiographs. The research material is consist of 16 adults (14 men and 2 women, between the ages of 15 to 27) who have uni or bilateral crossbite due to maxillary transversal insufficiency. The measurements are made on routine radiographs of these individuals and 36 parameters were evaluated. The T-test was used in the statistical assessment of the data which evaluates the significance of the difference between the paired two-samples. According to the results of the study, maxilla displaced forward and downdward as well as it expanded, posterior rotation of the mandible was seen, however no statistically significant changes were obtained in the temporomandibular joint's bone components in short term. In addition, temporomandibular joint problems (such as pain, clicking, crepitation) did not occur in none of the patients engaged in this study. The lack of changes in the bone components and clinical symptoms in early stages implies that the treatment is not aggressive and does not give patients discomfort.
Description
Keywords
Diş Hekimliği